11 Nisan 2012 Çarşamba


İletişim problemleri
Karşılıklı birbirini dinlemeden konuşmak
Konuşurken konunun zincir şeklinde değilde atlamalarla değişmesi
Konuşan kişilerin bilgi birikimi ve konuşma tarzları
Kişilerin neye göre eşleştiği ve hangi duygu durumunda oldukları
Problem çözme becerileri
Probleme ve çözüme bakış açıları
Tecrübeler ve planlar
Bunun gibi benzeri şeyler konuşurken ortaya çıkardığımız her şeyin temelini oluşturur.

 Ben hala insanların nasıl böyle bir beyin geliştirebildiklerini hayretler içinde anlamaya çalışırken bir yandan da o beyin hakkında nasıl bu şekilde düşünebildiğimin ne kadar daha fazla hayret verici olabileceğini düşünmekle bir kafa karışıklığına doğru sürüklenmekteyim. İnsanın mental fonksiyonları hakkında düşünüp yorum yapmak gerçekten çok zor bir iş. Önce insanların doğuştan genlerinde sahip olduğu güdülerini ve bunların öğrenmeyle nasıl şekillendiğini anlamak daha sonra bunların alabileceği şekilleri ve daha sonra da tüm bunlardan nasıl bir özet çıkarılabileceğini bulmak.

İyi bir örnek vermek istiyorum. bir anne hayal edin, iki çocuğu olsun ve bu çocuklarından biri diğerinden biraz yaşça büyük ve daha hareketli haylaz yaramaz bir şey olsun. Diğeri ise daha sessiz sakin ve uysal olsun. Bu anne çocuklarına bir yiyeceği paylaştırmaya çalıştığında çocuklarının nasıl davranacaklarını gayet iyi tahmin eder. Bu çocuklar 3 ve 2 yaşlarında olsunlar. Birçoğumuz kardeşe sahip olmuşuzdur ve onların davranışlarını ezberlemişizdir. Burada dikkat çekmek istediğim konu annenin çocuklarına nasıl tepeden bakabildiği ve her şeyi olacakları çocuklarının bir gün boyunca yapacakları tüm davranışları gayet iyi tahmin edebilir durumda olmasıdır. Bu örneği şimdi bir şeye benzeteceğim. Tecrübe sahibi olan insanlar hiç birşey bilmeyenlere tepeden bakarlar. Onları sınıflarlar ve organize ederler. Bu kişiler devlet görevlileri çeşitli aydınlar yada kısacası hayatını mükemmel bir gözlemci olarak yaşayabilmiş insanlara ait kavramları çok iyi sezebilmiş kişilerdir. Bu insanlar çokşey görürler ve diğerlerini avuçlarında tutarlar.
Hayatınızı bir de tanrınızın gözünden değerlendirin. Belki tanrının kafanızın içinden başka bir yerde olmadığının farkına varırsınız. Düşünmek, özellikle doğru düşünmeye çalışmak gerçekten kolay değildir. Kendinize hiçbir zaman yalan söylemeyin, sonra kendinizden nefret edebilirsiniz.
Önce bir hiç olduğunuzun farkına varın, sonrada hiçlikten zevk almaya bakın.
Seni her zaman koruyacak biricik şeyin ne olduğunun biliyor musun? Onlar senin iç güdülerinin en saf halleridir, eğer bir zaman kafa karışıklığından şikayetçi olursan sana tavsiyem içgüdülerini dinle; mutlu olduğun yere git, korktuğun şeyden kaç. Seni koruyacak şeyler seni var eden genlerindeki içgüdülerindir. Bu şekilde yaşamına devam edebilirsin.